Haytalya Tramisu Ballı Gemici Böreği Şeyh-ûl Mahşî Doyuran Pasta

Şeyh-ûl Mahşî

Ana Yemekler / 29 Haziran 2015

Son Yazılar

Yayla Çorbası

Yayla ÇorbasıÇorba deyince ne gelir aklınıza? Kış,soğuk,kış geceleri,sıcak,iç ısıtan? İşte kışın, lafı bile içimizi ısıtırken,içtiğimizde midemiz nasıl da bayram eder.Hani şöyle kaşık kaşık sıcacık,hafifçe höpürdeterek.

Yazın çok rağbet görmese de,kış mevsiminin, vazgeçilmezidir.En lüksünden,sokak arasında ki ,esnaf lokantasına kadar,nereye gitseniz,mutlaka bir mercimek çorbası vardır.En zengininden,en fakirine kadar herkes,aynı keyif ve hazla kaşıklar o çorbayı.Yemek kültürü olarak da, o kadar uzun bir liste vardır ki çorba çeşidi olarak  elimizde.Yöresel,eski,yeni mutlaka bir çeşidine vurgunuzdur.Dilimizde bile özel bir jargona sahiptir bu lezzet.Halk arasında yardımlaşmayı ifade ederken,çorbada bizim de bir tuzumuz bulunsun deriz.Şükür edip, nafakamıza razı olurken, çorbam kaynıyor deriz.Sabretmeyi,sabırın sonunda murada ermeyi,tekkeyi bekleyen çorbayı içer diye ifade ederiz.

Bir de sabah çorbası olayı vardır ki, erkeklerin pek çoğu sabah çorba içmeyi sever.Şöyle biraz limon sıkıp,üzerine pul biber dökülmüş sıcacık bir kase mercimek çorbası,ya da bütün o sarımsak kokusuna rağmen,işkembe çorbası farklı yaş gurubundaki erkeklerin tercih ettiği çorbalardır.Ramazan ayında,oruç en güzel çorbalarla açılır.Bir kase çorba ve bir bardak çay,iftar sofralarımızın en çok talep edilen içecekleridir.Çocuklarımızı büyütürken bile katı gıdaya geçmeyi,sebze çorbasına geçtiniz mi diye sorarız.Allahım düşünüyorum da,çocuklarımı büyütürken,yemedikleri ya da yemeleri gereken herşeyi o çorbaların için katardım.Ciğer,beyin,balık hep o sebze çorbalarının içine uygun zamanlarda girmiştir.

Babanga ile evlendiğimizde, pazar sabahlarının klasiği tarhana çorbasıydı.Cumartesi gecesinden tarhana kavrulur,suya bırakılır,Pazar sabahı bir merasim şeklinde kaynatılırdı.Genelde burada yazdığım şekilde bir tarhana kahvaltısı yapılırdı.İlk zamanlar biraz yadırgasam da,zamanla ben de alıştım.Hatta çocuklar cumartesi akşamından,lütfen yarın sabah tarhana yap diye yalvarır oldular.

Sözün özü,hem içimizi,hem midemizi ısıtıp,hastaya şifa,her derde deva çorbalarımızdan yayla çorbası masamızı ,kaselerimizi şenlendirdi,çok şükür

Aşure

AşureBir şeyi değerli kılan,ona verilen emektir.Harcanan çaba,sabır ve emek,sahip olunan her neyse onu değerli ve önemli kılar.Kolay ulaşılan şeylerden kolay vazgeçilir.Kendimden biliyorum,emek verdiğim her konu,her iş değerlidir benim için.Başarmış olmanın gururu,kendini takdir etme duygusu,harcadığın çabanın birebir karşılığıdır.Ben böyle düşünüyor ve buna inanıyorum.

Evlendiğimde,ilk yaptığım zeytinyağlı biber dolması hiç unutamayacağım bir deneyimdir mesela.O güne kadar hiç yapmadığım bir şeyi,çok ama çok zor diye düşündüğüm bir yemeği (üstelik sarma bile değil biber dolması :)) tek başıma saatlerce uğraşarak yapmış ve koyduğum bir kapla babangamın teyzesine gitmiştim.Amaç onay almaktı.Bunu sen mi yaptın çok güzel olmuş dediğinde,dünyalar benim olmuş ayaklarım bir karış havada dolaşmıştım.Bir güven gelmişti.Şimdi aklıma geldikçe,çok gülüyorum kendime.

Martı Oldum Uçuyorum

MARTI Diyelim ki bir iç döküş,diyelim ki bir isyan.Neye ,kime derseniz meçhul,belki düzene,belki insanlara,belki de kendime.

Değişik insan modelleri,değişik fikirler,değişik davranışlar.Hepsi de kendi içinde,kendi sebepleri dahilinde haklı olabilir.Ama leyladan geçme faslındayım artık.Kafamda bin düşünce.Ruh kanatlanmış gökyüzünde,yapmak istediğim çok ama çok fazla şey var.Ömür kısa,liste kabarık.Şimdi başlasam,ne vakit biter Allah bilir.

Her insanın hakkı değilmidir,hayallerinin üzerine gitmek,hiç olmazsa denemek.Ukte kısmını aşıp,tecrübe kısmına ulaşmak.

Çok istiyordum ama yapamadım demekten çok daha iyi değilmidir,denedim olmadı demek.Ondan değilmidir ki,çoğu anne baba,kendi yapamadıklarını,çocukları yapsın ister.Ben böyle yapmadığımı düşünüyorum.Çünkü hala yapmak istediklerimi gerçekleştirme hevesi ve gücünü,kendimde buluyorum.Hala kendimden umudumu kesmiş değilim.Umarım gün gelir,bütün hayaller gerçek olur.

İşte o zaman beni ben olarak saygıyla selamlar ve yürüdüğü yola selametle uğurlarım.

Ne kendinizden,ne de hayallerinizden umudunuzu kesmemeniz dileğiyle

Bu arada TRT Haber’de,Haber Sizsiniz diye bir program başlamış.

Haber Sizsiniz Vatandaş Gazeteciliğini destekleyen bir program. Programa katılmak için kendi haberinizi kendini çekiyorsunuz.
Etrafınızda gördüğünüz olayları haber niteliğinde çekmek, tamamen sizin yeteneğinize kalmış bir durum. Videoyu ister cep telefonunuz ile ister kameranız ile çekebilirsiniz. Sonrasında tek yapmanız gereken videonuzu burada ki adresine göndermek. Aynı zamanda bu videoyu daha önce paylaşmamış olmanız gerekiyor.

Eğer hayalleriniz arasında böyle bir şey yer alıyorsa,fırsat ayağınıza gelmiş,bence hiç durmayın.

Un Helvası

Un HelvasıAslında burada, şu anda, bu yazı ile vermek istediğim, un helvasının tarifi değil.Çünkü çok önce o tarifi, burada vermiştim.

Asıl anlatmak istediğim bir paylaşımı yaşamak ve bundan mutlu olmak.Hep diyorum zaten bilen biliyor,erkek nüfusunun çoğunlukta olduğu bir evde,azınlık olarak yaşıyorum.Evimizde,bir padişah,iki şehzade var deyince, sağolsun bazı arkadaşlarım eee sen de evin sultanısın diyor.Yalan da değil aslında ama bu durum,o günkü ruhi durumuma göre de değişiyor.Eğer enerjik bir günümdeysem, sultan oluyorum,ne padişah,ne şehzade önümde duramıyor,halim yoksa tam bir maraba modunda hareket ediyorum.Onlar istiyor ben yapıyorum.

Gerçi çok şükür bundan şikayetçi de değilim.Onlar mutlu oldukça,ben de mutlu oluyorum.Zaten onları mutlu etmenin yolu, mutfaktan geçiyor.Düşünün ki ,akşamları tatlılardan neler var diye soran,bir bebe mühendis adayım var mesela.Bunun için de onu suçlayamam.Övünmek gibi olmasın,onu bu duruma getiren Allah biliyor benim.Seç beğen al büyüdü.

Sizlerde de,oluyordur mutlaka,akşamın bir saati ev halkından birinin aklına birşey düşüp de,şimdi şu olsaydı yerdik dediğinde,eğer evde yapılabilecek bir şey değilse,gece yarısı arabaya binip o her neyse,onu bulup yemeye giden insanlarız.Bu duygu bana geldiğinde bir tek ben bazen içime atar susarım.Çünkü genelde o top dönüp dolaşıp benim kucağımda kalır.Bu gece de şöyle bir irmik helvası olsaydı deme gafletinde bulundum ve olay un helvasına döndüğünde ben ocağın başında unu kavurmaya başlamıştım bile.

Ama,yanlış da anlaşılmasın,bu durum bütün ev halkını bir araya getirip,aynı duyguda birleştirdiği için de çok seviyorum.Çünkü çocuklarıma da hep derim,aynı evde yaşayıp aile olamayan bir sürü insan var,ilerde kendi ailenizde de bu duruma dikkat edin,aile ruhunu çocuklarınıza aşılayın diye.Çünkü dünyanın en güzel duygusudur o,birbirine saygı ve sevgiyle bağlı olmak,konuşur bir konuyu tartışırken herkesi eşit dinlemek.Öyle bir zamanda yaşıyoruz ki biz çocuklarımızı büyütüp onlara birşeyler öğretirken,onlarda bize bir sürü şey öğretiyor.