Haytalya Tramisu Ballı Gemici Böreği Şeyh-ûl Mahşî Doyuran Pasta

Şeyh-ûl Mahşî

Ana Yemekler / 29 Haziran 2015

Son Yazılar

Zeytinyağlı Bezelye

Yaz demek,bana göre zeytinyağlı yemek demek.Sıcakta,hem yemek yemek istemezsiniz,hem de,aç duramayacağınız için bir şeyler yemek.Bu durumda, aklınıza gelen şöyle buz gibi bir cacık,bir üzüm ya da bir karpuz yanına ne yakışır diye düşünürsünüz.Ben de düşünür ve çok şeyi de, yakıştırırım elbet.Bezelye şu günlerde tam da mevsiminde.Hem alıp,dondurucuya atmak,hem de, süsleyip püsleyip masaya koymak için.Zeytinyağlı Bezelye

Landüşe

Herkesin bir terapi yöntemi var mutlaka.Kimi kendi kendine kalmak için, bir köşede kitap okur,kimisi uyur,kimisi gezer ne biliyim, herkesin bir formülü mutlaka vardır.Benim hem düşünmek,hem de düşünmemek için tek yolum mutfakta üretmekLandüşe

Bazen bir karar almam,aldığım bir kararı sorgulayıp,düşünmem gerektiğinde,bazen de hiçbir şey düşünmemek ,kafamdakilerden sıyrılmak istediğimde, kendimi bulduğum yer mutfak oluyor.Orası bir terapi odası,belki de bir oyun odası.Bir sürü oyuncağın olduğu,istediğim gibi döküp saçıp,rahatladığım,özgür ve huzur alanım.Bazen kendime bir masal anlattığım,bazen bir hayalimi,baştan sona kafamda yaşattığım,bazen gülüp,bazen de ağladığım yer.Radyom,küçük televizyonum,mp3 ve küçük hoparlörüm ile zamanın olmadığı,ya da olup da benim içinde kaybolduğum yer.

Üzerinde onlarca tarif yazısının, bulunduğu panomdan çekip aldığım bir tarif bu.Landüşe,yani pastane kurabiyesi.Bir çeşit Fransız büsküvisi.Hindistan cevizi sevenler için birebir.Kenarları hafif kıtır,ortası daha yumuşakça,içi çikolata dolu bir güzellik.

Bir başladığınızda,bir tane bir tane derken sonunu göreceğiniz kurabiye için buyrun,

Güllüoğlu,Güllüoğlu

Hayatta bazen öyle anlar olur ki,karşı duramazsınız,önünü alamazsınız.Yapmayacağınızı yapar,yaptığınızdan pişman olmazsınız.Çünkü o anı yaşamamak, pimanlıktır sizin için.İşte bu da benim için öyle bir şeydi.Tatlıya olan düşkünlüğüm bu olayın dürtüsüydü.İçimden bir ses avaz avaz bağırıyordu.Git ve o katmer nasıl yapılıyor gör.Nejat Güllüoğlu Baklava Öyle yaptım.Gittim,hem de, evim ile gittiğim yer mesafesini hiçe sayarak.Nereye mi?Kağıthane’de ki Güllüoğlu imalathanesine.Nejat Güllü’nün misafiri olarak.

Türk tatlısı baklavanın,bir kültür olduğu hepimizce malumdur.En acı günde de,en tatlı günde de baklava mutlaka vardır.Bayramlar,ziyaretler,toplantılar bir böreksiz,bir de baklavasız olmaz.

Nejat Bey deyim yerindeyse tam bir Beyefendi.Son derece hoş sohbet,güler yüzlü.Akıcı konuşmasıyla ve güzel sohbetiyle,herkesi bir anda kendine kilitledi.Çocukluğundan,gençliğinden,bol bol da babasından bahsederken herkes büyük bir keyifle dinledi kendisini.Kışın okurken,yazları Gaziantep’te amcasının yanında,çırak olarak başladığı baklava imalatının tam bir ustası olmuş.Bununla kalmayıp,markayı,Güllüoğlu adını yurtdışına taşımış.İhtilal Tatlısı dediği,1981 yılında ilk üretilen,Sütlü Nuriye’nin de mucidi olmuş.KatmerBaklava yapımının incelikleri anlattı bol bol.Baklavaya şerbeti vermenin bile bir ustalık gerektirdiğini,şerbet çok kaynatılırsa,yerken baklavanın boğazda yanma yapacağını öğrendik.Felsefesini, aslında şu sözlerle özetledi.

Baklava;

Önce göze hitap edecek.Altın sarısı olacak,yerken burnun yağın kokusunu alacak,kulağın hışırtısını duyacak,damağın fıstık tadını alacak ve yedikten sonra miden bu da şimdi niye geldi ki demeyecek.

Ama bu katmer yok mu bu katmer,bu başka bir şeydi.Ustasından yapım aşamalarını izlerken,o hamurun açılışının bir sanat olduğunu hayretle izledim.Biz hamur açtığımızı sanırken,o ustanın ustalığı karşısında saygıyla eğildim doğrusu.Hele ki,o fıstığın kokusu insanı resmen,yoldan çıkarıp,gözünü döndürür cinstendi.

Havuç DilimiNejat Bey’e sorulan, iyi baklava nasıl anlaşılır sorusu üzerine,bir tane yediğinde bir daha ye diyorsa bünye, o baklava iyi baklavadır sözü üzerine olsa gerek,çeşit ve lezet bolluğu karşısında bünye tam bir bayram havasındaydı.Burada hep baklavadan bahsedince, sanılmasın ki başka çeşit yok.Maaşallah çeşit gani.Ama hepsini yazacak değilim,çünkü yazmakla başa çıkmak oldukça zor.Güllüoğlu’nun tarihini,gelecekte yapmak istediklerini,çeşitlerini buradan okuyabilirsiniz.Ustasının anlatımıyla daha doğru olacaktır.Türk KahvesiBugün tam anlamıyla,Türk misafirperverliğini,hem güler yüz,hem sohbet,hem de ikramlarla doyasıya yaşadım.İçtiğim kahveyle bu buluşmanın hatırını 40 yıla taşıdım.Bu buluşmayı organize eden Canan Hanım’a sonsuz teşekkürler.

Herşey için çok teşekkürler Nejat Güllü,deyim yerindeyse Baklavanın Efendisi…….

Ağız tadıyla…..

Semizotu Salatası

Semizotunu oldum bittim çok severim.Narin kendine özgü görüntüsü,ben de hep hoş duygular uyandırır.Dokunurken,yıkarken,bir hassasiyet bekler sanki sizden.Sert davranıldığında,size küser hemen dalından ayrılıverir.Semizotu SalatasıAma o hassas görüntüsüne de, aldanmamak gerekir.Ben de yeni öğrendim ki,semizotu neredeyse sıfır kalorisine karşın,sebzeler içinde,bünyesinde en fazla omega 3 barındıran bir sebzeymiş.Hafif mayhoş tadı,narin yapısının altında güçlü bir hikayesi olduğunu öğrenmek, beni ona biraz daha yakınlaştırdı diyebilirim.

Dediğim gibi,çok sevdiğim için de sıkça yaparım.Genelde zeytinyağlı,çok az pirinçle pişirdiğim gibi,kıymayla kaynaştırdığım da olmuştur kendisini.Ama bir önceki postumda yazdığım gibi,bizim ev şu günlerde az yeme hevesinde.Ama ben biliyorum ki fazla sürmeyecek bu heves.Onun da katkısıyla ve tam da semizotunun vakti diyerek,bu sefer de salatasını yapayım istedim.

Aslında o kadar körpeydiler ki, yıkarken,bir kısmını öylece yiyivermişim zaten.