İnsan Ramazan ayında niyetli olunca sanki daha bir yaratıcı oluyor. Yemekler, salatalar, tatlılar birer birer aklında asılı kalıyor. Ramazan öncesi bazen ne pişireceğimi bulamazken, şimdi sıraya koyuyorum. Ama ilk belirleyici etken canımın ne istediği oluyor.:)
Bu tarifi siteyi ilk açtığım zamanlarda yapıp paylaşmışım, baktım da çok acemice geldi 🙂 Sayısız kereler daha yapmama rağmen yenilemek kısmet olmamış bugüne dek. Dedim ya canım isteyince masamızın başkahramanı oldu bugün. Kimine göre çorba, kimine göre yemek. Bazı arkadaşlar ağır eleştirmen oluyor, o çorba, yemek değil ya da bunun içine patates konur, bir diğeri hayır konmaz gibi yorumlar yapıyorlar. Vallahi siz siz olun nasıl yemekten hoşlanıyorsanız, içine ne koymak istiyorsanız onu koyun. Şu kısacık hayatta bu kadar katı kuralların yeri yok bence. Malzeme sizin, damak tadı sizin, gerisi teferruat bence.
Mesela ben bazen köftelerin şekli düzgün olsun diye, pirinç yerine ince bulgur koyarım. Ama bu sefer o köftelerin içinde pişip dışarı taşmış eğri büğrü pirinçleri hayal ettim. Pirinç sayesinde daha yumuşak köfteleri düşündüm. Şöyle yoğun kıvamlı meyanesi ile üzerine bir miktar naneli kırmızıbiberli tereyağı geldi gözümün önüne.
Malzemeler
- 500 gr orta yağlı kıyma
- 1 aida çay bardağı pirinç
- 1 adet kuru soğan
- 5 su bardağı su
- 150 gr tereyağ ya da margarin
- 1 yumurta
- 1 limon
- 1 su bardağı un
- tuz, karabiber, nane, kırmızı toz biber
- Zorluk: kolay
Yapılışı
O zaman tezgah başına deyip koyuldum işe.İşe koyulmadan öncede her zaman ki gibi açtım müziğimi taktım önlüğümü sıvadım kolları.
Önce soğanı rendenin en ince tarafı ile rendeledim. Kıymayı, pirinci, tuzu, karabiberi ilave edip, fındık ile ceviz arası köfteler yaptım. Yaptığım köfteleri içerisine bir su bardağı kadar un koyduğum tepsiye birer birer atarken hem düşündüm hüzünlendim, hem müziğin etkisiyle arada tempo tuttum. Arada tepsiyi sallayarak köftelerin una iyice bulanmasını sağladım.
Köfteler dinlenirken, tencereye yağımı koyup erittim. İçerisine suyu ilave ettim. Su kaynarken o minik una bulanmış köfteleri, birer birer tencereye attım. Köfteler pişerken, diğer yanda bir kaseye bir limonun suyunu ve bir yumurtanın sarısını koydum. Büyük bir zevkle yeni aldığım rengarenk çırpıcım ile bir güzel çırptım. Bu arada köfteleri bulamak için tepsiye koyduğum yaklaşık bir iki tatlı kaşığı kadar kalmış unu da bu karışıma ziyan olmasın diye koyup çırpmaya devam ettim.
Olayı biraz daha ciddiye alarak bu karışımı, içinde topak kalmasın diye tel süzgeçten geçirdim. İçerisine bir iki kepçe, içinde köftelerin kaynadığı yemeğin suyundan koyup iyice karıştırdım. Sonrada bir ip inceliğinde bir elimle tencereye bu terbiyeyi eklerken diğer elimle köfteleri örselemeden karıştırdım.
Servis ederken kızdırdığım tereyağlı naneli, kırmızıbiberli yağı gezdiriverdim üzerine, evden uğurlanan gelinin belinde ki kırmızı kuşak misali.
İtiraf ediyorum, bir küçük patatesi de küp doğrayıp tencereye salıverdim.Dedim ya malzeme de, lezzet de benim keyfime göre.
Sevgiyle….
Etiketler: çorbalar, değişik çorbalar, ekşili köfte, ekşili köfte nasıl yapılır, ekşili köfte tarifi, köfte çeşitleri, pirinçli köfte, sulu köfte, terbiyeli köfte
Ben ekşili köfteyi yemek niyetine yiyorum ve yapıyorum… isteyen istediği şekilde tüketsin ne olacak ki… sonuçta keyifle yapılıp ağız tadıyla ailece tüketilince :)))
Ellerinize sağlık…sevgiler :)))